22 Ekim 2014 Çarşamba

Bebek ve Müzik

Bebeğin beyni çevredeki seslerin ritmini ve modifini çözmeye çalışan bir dedektif gibidir. Bebek daha anne karnındayken bir müzik aleti gibi çalışır ve çevredeki sesleri hem kayıt, hem de analiz eder. 
Beynin işitme sistemi hamileliğin 26. haftasından itibaren aktif olmaya başlar. Bebekler anne karnındayken 6. ve 7. aylardan itibaren seslere, özellikle de müziğe tepki veriyorlar, dahası anne karnındayken dinledikleri müzikleri doğduktan sonra dinlediklerinde hatırlıyorlar.


Fetus kulağına gelen seslere, vücut hareketleri ve kalp atışında meydana gelen değişikliklerele cevap verir. Sesler fetusta hareket ortaya çıkartmasının yanında, doğum öncesi öğrenmeye de sebep olur. Hamileliğin son döneminde bebek annenin karın bölgesine sürekli yapılan uyarılara alışmıştır. Ancak yeni ve farklı bir ritim gelirse, bebekler ona cevap vererek, değişikliği fark ettiğini gösterir. Bütün bunlar, doğum öncesinde çevresinden bilgi alabildiğini ve bazı olayları hatırlayabildiğini gösterir. 
Bu nedenlerle uzmanlar bebeklere özellikle klasik müzik dinletilmesini önermektedir. Her gün Mozart dinletilen bebeklerin daha zeki oldukları şaşırtan gerçeklerdendir. Mozart'ın müziği; kısa, basit ve neşeli temaları ile, kolay algılanabilir bir müziktir. Bebekler için de bu melodiler ve basit ritimler oldukça ilgi çekicidir.
Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Eğitimde Psikolojik Hizmetler A. D. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Üre' nin konuyla ilgili görüşleri şöyle: Müziğin insan üzerindeki etkileri anne karnındaki döneme kadar uzanır. Bebeklerde ritim duygusunun gelişmesi ile başlayan müzik olgusu çok önemli. Sağlıklı bir bebeğin bütün canlılarda olduğu gibi ritim duygusuna sahip olması gerekir. Anne karnındaki bebekte bu duygu annenin kalp atışlarını duymasıyla başlar. Bebeklerin ritme karşı olan sevgilerinin mutlu olmaları ile yakından ilişkisi vardır."













Hiç yorum yok:

Yorum Gönder